28.08.2021, 09:06

SALGINI DURDURMANIN BİR YOLU VAR MI?

Enfeksiyon hastalıklarını diğer hastalıklardan ayıran en önemli özelliği bulaşıcı olmaları ve salgınlar yapmalarıdır. Farklı mikroorganizmalarla oluşabildiklerinden bulaşmak için birbirlerinden farklı yollar kullanabilirler.  Bu etkenleri, virüsler, bakteriler, parazitler gibi çeşitli mikro canlılara ayırmak mümkün. Artık nerede ise bütün toplum bu gözle görülmeyen canlılar konusunda bilgi sahibi olduğuna göre etken dediğimiz bu mikroorganizmaların bulaşıcı hastalıklar konusunda olmazsa olmazlardan birincisi olduğunu söyleyebiliriz. Hastalığın şiddeti, yayılım ve öldürücülük etkisi bu etkenin özelliklerine bağlı olarak artar veya azalır.

Bir etkenin bulaşıcı hastalık oluşturabilmesi için bir de duyarlı konağa ihtiyacı vardır ki bu olmazsa olmazdan ikincisidir. Duyarlı konak dediğimizde canlının etkeni aldığında hasta olabilmesi şartına sahip olması anlamını kastederiz.  Bazen konak hasta olmak için uygun değildir ve o etken o canlıda hastalık oluşturamaz. Mesela bazı virüs ve bakteriler sadece bitki ve hayvanlarda hastalık yapabilir. İnsana bulaşsa bile insan vücudu onları kolayca uzaklaştırabildiği veya yaşamaları için ihtiyaçları olan maddeleri içermediği için hastalık oluşturmaz. İnsanlarda hastalık oluşturma kapasitesi olan bir mikroorganizmanın insanda hastalık oluşturamaması için birkaç yol vardır. 1. Hastalık oluşturmadan asemptomatik dediğimiz belirtisiz şekilde enfeksiyona sebep olabilir. 2. Kişinin immun sistemindeki genetik bir farklılıktan veya eksiklikten bağışıklık sisteminden kaçarak birlikte yaşayabilir. Gizli enfeksiyon veya taşıyıcılık olarak vücudunda kalır. Bu her etkenle ve herkeste olabilen bir durum değildir. 3. Etken bağışıklık bırakma özelliğine sahip ise daha önce geçiren veya aşılanan insanlar duyarsızlaşır yani hastalığı geçirmez veya hafif geçirir. Bu da her etkenle oluşan bir durum değildir. 

Bulaşıcı hastalıkların oluşması için bir de bulaşma yolu gerekir ki bu da olmazsa olmazların üçüncüsüdür. Etkenin bir canlıdan diğerine nakledilmesi durur ise bulaşıcı olan enfeksiyon da oluşamaz. Yani kısaca hastaları tedavi ederek o mikroorganizmaları ortadan kaldırırsak (1), hasta olabilecek insan sayısını azaltırsak(2) ve  bulaşmayı önlersek(3) bir  bulaşıcı hastalık salgınını da kontrol edebiliriz. Bunları nasıl yapacağımız konusunda da toplum olarak bilinçlendik demek isterdim. Ancak yıllarca toplumun bir salgından en az zararla nasıl korunabileceğini öğrenip öğreten, her gün başka ülkelerde tedavi ve korunma konusunda ne yapılıyor diye takip eden ve çok yüksek düzeyde bir sağlık hizmeti sunan doktorlar, hemşireler, yazık ki onların eliyle denek olarak kullanıldığını düşünen, buna inandırılan ve sosyal medya yoluyla devamlı aşı karşısında örgütlenen insanların baskısı altında kalmış durumda. Yalan o kadar hızlı yayılmakta ki, doğru; doğru söyleme endişesindeki insanların ağzından çıkacağı için hep geriden gelmekte ve yalana yetişememekte. Ve yine ne yazık ki bundan zararlı çıkanlar hem toplum hem de sağlık çalışanları olmaktadır.

Bu salgını durdurabilmek için enfeksiyonun oluşum mekanizmasındaki olmazsa olmaz maddeleri tek tek inceleyecek olursak; 

1.Etken; Yani Coronavirüsler solunum yolunu seven, yerleşen bir virüs ailesidir. Bazı aile üyelerinin SARS ve MERS hastalığı etkeni olarak tanımlandığını, geçtiğimiz yıllarda ciddi akciğer enfeksiyonlarına hatta hızla ölümlere yol açtığını tıbbi literatürümüzden ve gördüğümüz hastalardan dolayı biliyorduk. Pandemi oluşturan ve yeni olarak adlandırılan coronavirüsün nasıl seyredeceğini, bulaşma kapasitesini ve mortalitesini (öldürücülük kapasitesi) salgının başından itibaren gelen bilgilere göre öğrenmeye çalıştık ki her salgının kendine ait dinamikleri vardır. Zaman, yer, etken özelliği, konak özelliği ve elimizdeki korunma ve tedavi imkanları salgınlardaki en önemli belirleyicilerdir.  Yeni etkenin tanımlanması genetik diziliminin yapılarak SARS-CoV-2 olarak tanımlanmasından kısa bir süre sonra benzer virüslere yönelik daha önce kullanılan tedaviler uygulandı. Ancak hastalar kaybedilmeye devam etti. Hatta bulaşmanın da çok hızlı ve kolay olması nedeniyle hasta sayıları hızla arttı. Hekimler ve sağlık çalışanları da hastalandı, bakım hizmetleri, hastaneler yetmemeye başladı. Salgının ilk başladığı ülke olarak bildirilen Çin tedavisi olmayan bu hastalık için çok katı izolasyon kararları aldı ve virüs üretilerek aşı çalışmaları hızlandırıldı. Salgını durdurmak için Coronavirüsleri ortadan kaldırmamız mümkün mü? Veya hastalarda virüsü yok edersek hastaları tedavi edersek salgını durdurabilir miyiz? Şu anda ne yazık ki insanda tedavi için kullanabileceğimiz bir antiviral ilaç yok. Kişiler iyileştiğinde vücutları virüsten temizlenir ama bu arada virüs başkalarına bulaştığı için yeni hastalar oluşur. Bu da bizim etkeni yok etmemizi ve dolaşmasını önlememizi engelliyor. Bir de varlığını devam ettirmek isteyen virüs çoğalıp genetik yapısındaki küçük değişiklikler ile diğer bütün canlılar gibi hayatını devam ettirmeye çalışıyor. Yani salgını virüse etkili bir ilaç bulana kadar bu şekilde önlemek mümkün görünmüyor.

2.Duyarlı İnsan: Daha önce COVİD-19 olmamış kişi COVİD-19 olan biriyle yakın temasta bulunmuşsa, yani bulaşma yollarından birine maruz kalmışsa potansiyel bir hasta adayıdır. Bu adayları azaltabilirsek hatta yok edebilirsek salgını durdurabilir miyiz?  Burada önemli bir konu devreye giriyor: Bu hastalığın bağışıklık bırakıp bırakmadığı. Eğer salgına sebep olan hastalık bağışıklık bırakmıyorsa yani her defasında etkenle karşılaşınca insanlar hasta olabiliyorsa duyarlı insan sayısını azaltmak ve salgını durdurmak mümkün değildir. Neyse ki elimizdeki veriler COVID-19 geçirmenin zamanla azalsa da bağışıklık oluşturduğunu gösteriyor.

Bütün salgınlar bir dengeye ulaşarak söner. Bu denge ya duyarlı bütün insanları öldürmekle etkenin kendisini de yok etmesi ve sınırlaması şeklinde veya oluşturduğu bağışıklığa bağlı yeniden hasta edememesi şeklindedir.  Bazen de öldürücü olan etken insanlarla ılımlı yaşama yani onları öldürmeden hafif hastalık halinde varlığını sürdürecek formlara, varyantlara dönüşür. 

COVID-19’a baktığımızda bazı kişilerin çok şiddetli bazılarının ise hastalığı çok hafif geçirdiğini görüyoruz.  Hangi özelliklere sahip insanların daha ağır geçirdiği ile ilgili çeşitli bilgilerimiz olmakla beraber hasta olmadan önce bunu bilmemiz veya test etmemiz pek mümkün değil. Hastalık hakkında yapılan yayınlardan hastalığı daha önce geçirenlerde nadiren tekrarlayan hastalık olabildiğini, bunların çoğunlukla daha önce hastalığı hafif geçiren kişiler olduğunu, özellikle şiddetli enfeksiyon geçirenlerde zamanla azalsa da bağışıklık oluştuğunu ve kişiyi koruduğunu görüyoruz.

Yine dünyanın çok çeşitli ülkelerinde acil kullanım onayı alarak kullanıma giren aşıların tanımlanan koruyuculuk başlama süresinden sonra hastalanma oranlarını azalttığını görüyoruz. Bildiğiniz gibi aşı hastalık etkeninin özelliklerini taklit ederek insan vücudunda bağışıklık oluşturmaktadır.  COVİD-19 u geçirmenin veya aşının ne kadar süre ile bağışıklık bırakacağı ve varyantlardan koruma özelliği zamanla elde edilecek bulgularla belli olacaktır. Aşılanan insanların takiplerinde rapel aşı (hatırlatma aşısı) ihtiyacı olup olmadığına karar verilecektir. Ancak şu anda dünyanın birçok ülkesinden bildirilen veriler özellikle 2. aşıdan 2 hafta sonra oluşan bağışıklığın insanları hastalığa karşı duyarsız hale getirdiği, virüsü alsa bile daha hafif hastalıkla sonuçlanacak şekilde savunma sistemini önceden hastalığa hazırladığı ve özellikle ölüm ve yoğun bakıma gitme ile sonuçlanmayı azalttığını göstermektedir. Bu da bize COVİD-19 aşılarının, enfeksiyonun olmazsa olmazlarından olan duyarlı konağı azaltabileceğini ve salgını yavaşlatabileceğini göstermektedir. Şu anda elimizde salgını durdurabilecek en kıymetli, kolay ve ekonomik yol insanları aşılayarak hastalığa karşı bağışıklık oluşturmaktır.

3. Bulaşmayı Önlemek: Salgını önlemenin en önemli yollarından biri olan bulaşmayı önlemek COVİD-19 için insanlar arası teması en aza indirmekle mümkündür. Şimdiye kadar yapılan kapanma, eğitime ara verilmesi, kademe kademe işyerlerindeki kısıtlamalar salgını bir miktar yavaşlatmış olsa da bu tedbirleri uzun süre yapmak mümkün değildir. İnsanların kişisel korunmaya dikkat etmesi maske takması, mesafeli durması salgın nihayete erene kadar yine uyulması gereken kurallardır.

Ancak dolaşan virüsün aile ortamları ile dikkatsiz insanlar veya zorunlu ortamlara giriş ile duyarlı insanlara ulaşması riski her zaman vardır. Hasta olduğunu bilmeyen farkında olmayan insanları da düşünürsek aşı olarak virüse karşı tedbir almak korunma önlemleri ile beraber daha emniyetli olacaktır.

Yorumlar (3)
Bedriye Akyol 3 yıl önce
Kıymetli bilgiler için teşekkürler
H.Köşlüoğlu 3 yıl önce
Çok net ve sade anlatımla bizi aydınlattığın için teşekkürler sevgili doktorum
Ayşe aktaş 3 yıl önce
Güzel ve aydınlatıcı bilgiler teşekkür eder başarılar dilerim.