HIV tedavisinde umut veren gelişmeler: Uzun etkili ilaçlar ve kür vakaları gündemde

HIV, uzun yıllar boyunca ömür boyu ilaç kullanımı gerektiren kronik bir hastalık olarak kabul edildi. Son yıllarda geliştirilen tedaviler ise hem kullanım kolaylığı sağlıyor hem de kür ihtimalini yeniden gündeme taşıyor. Bilim insanları, virüs yükünü tamamen ortadan kaldıran nadir vakaları yakından takip ediyor. Bugün HIV tedavisinde kullanılan modern ilaçlar, virüsün çoğalmasını durdurarak hastalığın bulaşıcılığını engelliyor. Tedavi altındaki bireylerde HIV, kan testlerinde tespit edilemez seviyeye kadar düşebiliyor. 💉 Aylık iğneler hayatı kolaylaştırıyor Yeni nesil uzun etkili ilaçlar sayesinde hastalar artık her gün tablet almak zorunda değil. Cabotegravir ve Rilpivirin içeren enjeksiyonlar: ✔ Ayda bir uygulanıyor ✔ Düzenli ilaç kullanma sorununun önüne geçiyor ✔ Virüsü baskı altında tutuyor Bu tedavi, özellikle ilaç uyumu düşük olan hastalarda önemli bir avantaj sağlıyor. 🧪 Kür ihtimali: Virüs tamamen kaybolan hastalar Dünyada şimdiye kadar beş farklı hastada, kemik iliği nakli sonrası HIV tamamen ortadan kayboldu. Bu vakalar:

• Berlin Hastası
• Londra Hastası
• Düsseldorf Hastası
• New York Hastası
• City of Hope Hastası

olarak tıp literatürüne geçti. Bu kişilerde virüs, yıllardır yapılan testlerde hiç bulunamadı. Ancak yöntem, sadece çok özel kanser hastalarında uygulanabildiği için genel tedavi seçeneği değil. Yine de bilim insanlarına göre bu sonuçlar, kürün mümkün olduğunu gösteriyor. 🔬 Araştırmalar hızlandı Bugün birçok merkez:

• Latent virüsü hedefleyen molekülleri
• Aşı çalışmalarını
• Gen düzenleme tekniklerini (CRISPR)

deneysel olarak araştırıyor. Özellikle “uyandır ve öldür” yaklaşımı, gizlenen virüsü temizlemeyi hedefliyor. 🌍 Neden önemli? Dünya genelinde yaklaşık 39 milyon insan HIV ile yaşıyor. Buna rağmen modern tedaviler sayesinde: ➡ yaşam beklentisi normale yakın ➡ bulaşma riski tedavi altında sıfıra yakın ➡ sosyal ve iş hayatı korunabiliyor Uzmanlar: “Bugün HIV tedavi edilebilir, yönetilebilir bir durumdur. Bilim ilerledikçe kür seçeneği de güçleniyor.” değerlendirmesini yapıyor.