Zona, suçiçeği virüsünün yıllar sonra yeniden aktifleşmesiyle ortaya çıkan ve özellikle ileri yaşlarda şiddetli ağrıya yol açabilen bir enfeksiyon. Ancak son dönemde yayımlanan bilimsel çalışmalar, zona aşısının yalnızca döküntüyü ve sinir ağrılarını azaltmadığını, beyin sağlığıyla da bağlantılı önemli sonuçlar ortaya koyduğunu gösterdi.

Geniş katılımlı araştırmalarda, zona aşısı yaptıran kişilerde demans tanısı alma riskinin yaklaşık yüzde 20–30 daha düşük olduğu saptandı. Bu sonuçlar, enfeksiyonların bağışıklık sistemi ve beyin-damar sağlığı üzerindeki etkilerine dikkat çeken yeni bir tabloyu ortaya koydu.

Kalp ve damar hastalıklarında da daha düşük oranlar

Aynı veri setlerinde, zona aşısı yaptıran bireylerde kalp krizi ve inme gibi kalp-damar hastalıklarının daha düşük oranlarda görüldüğü bildirildi. Uzmanlar, zona enfeksiyonunun vücutta yaygın iltihaplanma ve damar duvarında yük oluşturarak riski artırdığını, aşılama sonrası bu yükün belirgin biçimde azaldığının ortaya konduğunu belirtiyor.

“Kesin tedavi” değil ama güçlü bilimsel tablo

Çalışmalar, zona aşısı ile demans ve kalp-damar hastalıkları arasındaki bağlantıyı net biçimde ortaya koymuş durumda. Bununla birlikte araştırmacılar, bu verilerin “kesin tedavi garantisi” anlamına gelmediğini, ancak halk sağlığı açısından son derece güçlü ve dikkat çekici bir sonuç ortaya çıkardığını vurguluyor.

Kimlere öneriliyor?

Sağlık otoriteleri birçok ülkede zona aşısını özellikle:

önermekte. Aşının zamanı ve türü, kişinin yaşı ve mevcut hastalıklarına göre hekimler tarafından planlanıyor.

Ortaya çıkan bu sonuçlar, zona aşısının yalnızca ağrılı döküntüleri önlemenin ötesinde, beyin ve damar sağlığıyla ilişkili daha geniş bir koruyucu etki alanına sahip olduğunu gösteren önemli bir tablo ortaya koydu.