Uyku sırasında beynin tamamen dinlendiği düşünülse de, bilim insanlarına göre gece boyunca hafıza üzerinde yoğun bir çalışma sürüyor. Son araştırmalar, derin uyku sırasında ortama verilen hoş ve hafif bir kokunun bu süreci destekleyebileceğine işaret ediyor.
Deneysel çalışmalarda, katılımcıların bir kısmına öğrenme görevlerinden sonra uyku sırasında belirli aralıklarla koku verildi. Bazı çalışmalarda, kokuyla desteklenen gruplarda hafıza performansının anlamlı düzeyde arttığı bildirildi. Tekil araştırmalardan birinde artış oranının yüzde 200’ün üzerine çıktığı ifade edildi, ancak bilim insanları bu bulguların daha geniş ve uzun süreli çalışmalarla doğrulanması gerektiğinin altını çiziyor.
Bu etki nasıl oluşuyor?
Uzmanlara göre koku alma sistemi, beynin öğrenme ve hafızayla ilgili önemli merkezleri olan hipokampus ve limbik sistemle doğrudan bağlantılı. Derin uyku döneminde verilen koku uyarımı, beynin gün içinde öğrenilen bilgileri yeniden düzenleme ve pekiştirme sürecini destekleyebiliyor.
Araştırmacılar, ses ve ışığın aksine kokunun uykuyu bölmeden beyne ulaşabildiğini de belirtiyor.
Hangi çalışmalar var?
Bilimsel literatürde:
• derin uykuda koku uyarımının hafıza geri çağrılmasını artırabildiğini gösteren deneysel çalışmalar
• koku ile anıların yeniden etkinleşmesi üzerine yapılan nörogörüntüleme araştırmaları
• Alzheimer ve hafif bilişsel bozuklukta kokuyla bilişsel desteği inceleyen klinik çalışmalar
yayınlandı. Bu çalışmaların bir bölümü hakemli dergilerde ve tıp veri tabanlarında yer alıyor.
Dikkat edilmesi gerekenler
Uzmanlar kesin bir tedavi yöntemi olarak görülmemesi gerektiğini vurguluyor.
Etkiler:
• kişiden kişiye değişebiliyor
• kullanılan kokunun türüne göre farklılaşabiliyor
• bazı sağlık durumlarında uygun olmayabiliyor
Ayrıca, kokulara karşı astım, alerji ya da migren hassasiyeti olan bireylerin kendi başına deneme yapmaması ve gerekirse hekim görüşü alması öneriliyor.
Ne ifade ediyor?
Araştırmalar, uykunun beynin pasif bir dinlenme hali olmadığını; aksine öğrenilen bilgilerin işlendiği “gece mesaisi” niteliğinde bir süreç olduğunu yeniden hatırlatıyor. Koku aracılığıyla hafızanın desteklenmesi ise gelecekte eğitimden nörolojik hastalıkların rehabilitasyonuna kadar farklı alanlarda kullanılabilecek potansiyel bir yöntem olarak değerlendiriliyor.
Uzmanların ortak görüşü temkinli: “Kokular hafızayı destekleyebilir, ancak tek başına mucize yöntem olarak görülmemelidir.”




