İsviçreli Müslüman araştırmacı 10 yazma eserleri inceliyor

Yazma eser bakımından dünyanın en önemli kütüphanelerinden biri olan Süleymaniye Yazma Eser Kütüphanesi'nde 10 yıldır Arapça ve Süryanice felsefi el yazmalarını inceleyen İsviçreli Müslüman araştırmacı Teymour Mourad Morel, "Burası çok zengin ve önemli bir kaynak. Tüm eserler dijital ortamda mevcut, çok modern bir sistem kullanılıyor. Dünyanın en büyük yazma eser koleksiyonu Süleymaniye'de bulunuyor." dedi.

KÜLTÜR-SANAT 30.03.2021, 15:20 30.03.2021, 12:56
İsviçreli Müslüman araştırmacı 10 yazma eserleri inceliyor

Adeta bir "kitap kurdu" olan ve Türk arkadaşları tarafından "Timur" diye hitap edilen Morel'in anne tarafından kökeni, Mısır'a dayanıyor.

Morel'in, Mısır kökenli ve soyu Kavalalı Mehmet Ali Paşa Hanedanı'ndan gelen annesi Nadia Aynülhayat Hayri Hanım, 1952'deki askeri darbe sonrası 7 yaşında ailesi ile önce İtalya'ya, sonra İsviçre'ye göç etmek zorunda kaldı. Nadia Hanım İsviçre'de, Mimar Claude Morel ile evlendi. Claude Morel, eşinin vesilesiyle Müslüman oldu ve Kerim adını aldı.

Ailenin ilk çocuğu olan Timur Morel, çok iyi derecede Fransızca, Arapça, İngilizce, İtalyanca, Almanca biliyor. Morel, Türkiye’de araştırma yapmaya başladıktan sonra Türkçeyi de öğreniyor.

"İSVİÇRE GİBİ KÜÇÜK BİR ÜLKEDEN SONRA İSTANBUL GİBİ BİR METROPOLDE YAŞADIĞIM İÇİN MUTLUYUM"

Morel, Kütüphane Haftası'nda, 10 yıldır tozunu yuttuğu Süleymaniye Yazma Eserler Kütüphanesi'nin kendisi için önemini anlattı. Koronavirüs salgını sürecine kadar 35 yıllık hayatının son 10 yılında her gün kütüphaneye geldiğini belirten Morel, şöyle devam etti:

"Maltepe'de oturuyorum, evden kütüphaneye gelmem bir saat sürüyor. İstanbul'da yaşamaktan çok mutluyum. İsviçre gibi küçük bir ülkeden sonra İstanbul gibi dünyanın en büyük metropollerinden birinde yaşamak ilk başlarda çok şaşırtıcı geldi. İstanbul adeta açık hava müzesi gibi bir şehir, tarihi güzellikleri saymakla bitmiyor. Türkiye'yi çok seviyorum, Türkiye'ye gelmek isteyenlere verebileceğim birçok tavsiye var. Türkiye, tarihi güzelliklerin yanı sıra birçok doğal güzelliğe de sahip. Bursa, Edirne ve Batı Karadeniz'i gezdim ve çok beğendim."

En sevdiği Türk yemeğinin kuru fasulye olduğunu vurgulayan Morel, "Süleymaniye'de olduğum için kütüphanenin yanındaki kuru fasulyecilerden her gün bu sevdiğim yemeği yeme imkanı buluyorum." dedi.

EL YAZMALARINI İNCELEYEREK İSLAM FELSEFE TARİHİNİ ANLATMAYA ÇALŞIYOR

Cenevre Üniversitesi Arapça Bölümündeki doktora çalışmasında farklı ülkelerden pek çok el yazması metin çalışmalarında tecrübe kazandığını aktaran Morel, Süleymaniye Kütüphanesi'ndeki çalışmaları hakkında şu bilgileri verdi:

"Uluslararası PhASIF programı kapsamında sürdürdüğüm bu çalışmanın farklı ülkelerden iş birlikçileri var. Bu programın Türkiye ortaklarından biri de Türkiye Yazma Eserler Kurumu. Bu nedenle Yazma Eser Kütüphanesi'nde, dünyadaki Arapça ve Süryanice felsefi el yazması gelenekleri üzerine incelemelerde bulunuyorum. Müslüman veya Hristiyan felsefeciler tarafından yazılmış el yazmalarını inceleyerek İslam felsefe tarihini anlamaya çalışıyoruz. Arapça felsefe el yazmaları üzerinde çalışmanın temel amacı, İslam dünyası ve Avrupa'da Arapça ile Süryanice yazılmış felsefi el yazmaları ve yayılımı konusunda bilgileri geliştirmek, farkındalığı artırmak. Bu araştırmalar sadece basit şekilde metnin kimliğini tanıtmakla kalmıyor aynı zamanda İslam ve Batı felsefesinin yayılımını da aydınlatmaya hizmet ediyor."

ESERİN İÇİNDE BULUNAN BİR NOT, FELSEFE TARİHİNİ AYDINLATABİLİYOR

Bir yazma eserin incelemesinin çok yönlü bir araştırma gerektirdiğini ve yazma eserin incelenmesinin kitabın hacmine göre bir haftadan bir yıla kadar uzadığını vurgulayan Morel, şöyle konuştu:

"El yazması eserlerin tanıtılmasına yönelik yaptığımız bu çalışmalar, felsefi bilgi birikiminin artmasına ciddi oranda katkı sağlıyor, çok önemli yeni veriler ortaya çıkıyor. Mesela, Süleymaniye Yazma Eser Kütüphanesi Damat İbrahim Paşa koleksiyonunda 779 numarada kayıtlı olan Hocazade Muslihiddin tarafından kaleme alınmış ve Şeyhülislam Sa'di Çelebi eliyle kopya edilmiş olan Tehafütü'l-Felasife isimli yazma eserin sonunda bulunan bir not, felsefe tarihi bakımından çok önemli bir bilgi içermektedir. Bu notta İbn Rüşd'ün Aristo'nun De Caelo isimli eserine yaptığı Şerhu's-Sema ve'l-Alem isimli şerhin kayıp olan 3. cildine dair önemli bilgiler vardır. Kayıp olan bir el yazmasından parçalar içeren bu bilgiler, felsefe tarihi araştırmalarına katkı sunmaktadır. Bu türlü katkılarla Felsefi El Yazmaları Mirası çalışmaları her geçen gün daha da zenginleşmektedir. Süleymaniye Yazma Eser Kütüphanesi bu program için çok zengin ve önemli bir kaynak. Tüm eserler dijital ortamda mevcut, çok modern bir sistem kullanılıyor. Dünyanın en büyük yazma eser koleksiyonu Süleymaniye'de bulunuyor."

Yorumlar (0)