Türkiye’nin en etkileyici arkeolojik miraslarından Nemrut Dağı, dev tanrı heykelleri, güneşin doğuş ve batış törenlerini hatırlatan terasları ve zirvesindeki yapay taş yığınıyla hem bilim insanlarının hem de ziyaretçilerin aklında aynı soruyu uyandırmaya devam ediyor: Kral Antiochos’un mezarı nerede?
MÖ 1. yüzyılda Kommagene Kralı I. Antiochos tarafından yaptırılan kutsal alan, uzun yıllardır “gizli tünel” ve “saklı oda” iddialarıyla anılsa da, arkeolojik veriler daha sakin bir tabloya işaret ediyor.
Mezar gerçekten bulunamadı mı?
Bugüne kadar yapılan çalışmalar mezarın yerini kesinleştiremedi. Bunun nedeni bir gizli örgü ya da saklanan sırlar değil, tamamen yapının doğası:
• zirvedeki dev tümülüs milyonlarca küçük taşla oluşturuldu
• kazı yapmak yapıya ciddi zarar verebilir
• UNESCO koruması nedeniyle ağır tahribata izin verilmiyor
• tahribatsız jeofizik yöntemler sınırlı veri sağlıyor
Bilim insanlarının ortak görüşü şöyle özetlenebilir:
👉 Mezar büyük olasılıkla tümülüsün altında, ulaşılmayı bilerek zorlaştıracak biçimde tasarlandı.
“Yeraltında dev odalar var” iddiası doğru mu?
Popüler kültürde sıkça anlatılan:
• yeraltı şehirleri
• gizli tüneller
• saklanan hazineler
gibi hikayeleri destekleyen bilimsel kanıt bulunmuyor. Bugüne kadar yapılan çalışmalar, yapının ritüel amaçlı bir kutsal alan ve anıt mezar düzenlemesi olduğunu gösteriyor.
Kazılar kimler tarafından yapıldı?
Nemrut’un bilimsel serüveni de başlı başına büyüleyici bir öykü:
• 1881’de Alman mühendis Karl Sester bölgeyi dünyaya tanıttı
• 1950’lerden itibaren Theresa Goell kapsamlı kazılar yürüttü
• Friedrich Karl Dörner epigrafik çözümlemelerde önemli katkılar verdi
• sonraki yıllarda Türk ekipler koruma ve belgeleme çalışmaları yaptı
Bu süreçte dev heykeller belgelendi, yazıtlar çözümlendi ve Antiochos’un inşa ettirdiği “tanrıların sofrası” ideolojisi daha iyi anlaşıldı.
Aerial görüntüler ve “saklanan tepe” iddiası
Sosyal medyada sıkça karşılaşılan “tepeden hiç fotoğraf yok, bir şey saklanıyor” iddiaları da gerçeği yansıtmıyor.
🛰️ dron ve uydu görüntüleri mevcut
🪨 tepedeki yığının yapay tümülüs olduğu biliniyor
📸 üstten çekimler bilimsel yayınlarda zaten yer alıyor
Başka bir ifadeyle gizlenen değil, korunan bir miras söz konusu.
Asıl büyük sır ne?
Belki de Nemrut’un gerçek sırrı yerin altında değil.
Bir kral kendi ismini tanrılarla aynı satıra yazdırmak istedi.
Güneşin doğuşuna ve batışına dev taş başlarla tanıklık ettirdi.
İki bin yıl sonra insanlar hâlâ doruğa tırmanıp aynı sahneye bakıyor.
Gizli odalardan çok, insanın hatırlanma arzusu konuşuyor.